Top Local Places

T.C. Stuttgart Başkonsolosluğu

Kernerplatz 7, Stuttgart, Germany
Government Organization

Description

ad

Türkiye Cumhuriyeti  Stuttgart  Başkonsolosluğu resmi Facebook sayfası / Offizielle Facebookstartseite des Türkischen Generalkonsulats Stuttgart

Türkiye Cumhuriyeti  Stuttgart  Başkonsolosluğu'nun resmi "Facebook" sayfasına hoşgeldiniz!

Willkommen auf der offiziellen Facebook-Seite des Generalkonsulats der Republik Türkei in Stuttgart!

CONTACT

RECENT FACEBOOK POSTS

facebook.com

facebook.com

facebook.com

Başkonsolosluğumuz Ticaret Ataşeliği'nin Mahalli Sekreter Alım İlanı

facebook.com

Tatiller / Feiertage

facebook.com

Die inoffizielle Übersetzung des in der Le Monde veröffentlichte Artikels des Außenministers Mevlüt Çavuşoğlu mit dem Titel „Die Türkei: Der unverzichtbare Verbündete für die Sicherheit von Europa“, 20. März 2018 Der Kampf gegen Terrororganisationen wie die DAESH und das Management der Migrationswellen gehören heutzutage zu den größten Herausforderungen der europäischen Länder. Die Türkei spielt weiterhin eine wichtige Rolle bei den internationalen Maßnahmen, um diese zu bewältigen. Kein anderes Land als die Türkei ermöglicht der Europäischen Union (EU), den Migrantenstrom aus Syrien zu regulieren. Sie hat nicht nur 3.5 Millionen Syrer willkommengeheißen, sondern auch Tausenden von ihnen das Leben gerettet, indem sie sie von der gefährlichen Überquerung der Ägäis, um Westeuropa zu erreichen, abgehalten haben. Die Türkei gehört zu den ersten Ländern, die die DAESH als Terrororganisation eingestuft hat. Sie ist auch Mitglied der Internationalen Allianz gegen diese. Während manche westlichen Länder nicht einmal in der Lage waren, den Durchgang der Dschihadisten in ihren Flughäfen zu kontrollieren, hat die Türkei mehr als 4.000 verdächtigen Reisenden die Einreise verweigert, knapp 6.000 Terroristen des Landes verwiesen, mehr als 10.000 DAESH- und Al-Qaida-Mitglieder in Haft genommen und sich große Mühe gegeben, die 911 km lange syrische Grenze zu sichern. Während sich die anderen Mitglieder der Allianz mit einer symbolischen Präsenz vor Ort zufriedengaben, hat die Türkei seit 2016 alleine an der Seite der Freien Syrischen Armee gegen DAESH gekämpft. Die Befreiung der Städte Dscharābulus, Al-Bab sowie die Städte in der Umgebung und die von der türkischen Armee geführte Operation " Schutzschild Euphrat“ sind eines der seltenen Beispiele-wenn nicht das einzige-, das Hunderttausenden Syrern gewährt, in Frieden nach Hause zurückzukehren. Aber wird die Türkei, auf die sich die Europäer tatsächlich für ihre Sicherheit verlassen, wohl verstanden? Werden die Aktionen der Türkei richtig dargestellt und geschätzt? Das ist leider nicht der Fall. Heutzutage spiegelt der anti-türkische Diskurs im Westen teilweise die Zunahme von Fremdenfeindlichkeit und Hass gegen den Islam wider, die von der Instrumentalisierung von Flüchtlings- und Migrantenströmen durch westliche Extremisten profitieren. Darüber hinaus haben einige skrupellose Politiker versucht, unter ihrer "politisch korrekten" Opposition gegen die EU-Mitgliedschaft der Türkei ihre fremdenfeindliche und antimuslimische Botschaft zu tarnen, um ihre Wähler zufriedenzustellen. Abgesehen davon wird dieser Diskurs davon abgeleitet, dass die Drohungen, denen die Türkei in den letzten Jahren ausgesetzt ist, von einigen Kreisen nicht ernst genommen werden und dass sie ihre Führungskräfte -vollkommen unbegründet- mit Autoritarismus sowie mit Verletzung der individuellen Rechte beschuldigen. Welches europäische Land könnte diese Rechte besser achten als die Türkei, wenn sie vor diesen Herausforderungen ständen: Die Gewalttaten von Terrororganisationen wie die DAESH oder die PKK/PYD/YPG, die die Kontrolle der Grenzgebiete ergriffen; der blutrünstige Putschversuch am 15. Juli 2016, der von Fethullah Gülen und seiner Organisation durchgeführt wurde; die wirtschaftliche und soziale Last der syrischen Migranten, die durch die Steuereinnahmen von der türkischen Steuerpflichtigen gedeckt wird… In der Tat könnte kein anderes Land Schwierigkeiten jeder Art in solch einem Ausmaß gleichzeitig besser bewältigen. Die Türkei, ein Gründungsmitglied des Europarats in Straßburg, ist ein Vertragspartner der Europäischen Menschenrechtskonvention. Wie in anderen europäischen Ländern sichert diese Konvention, dass alle individuellen Rechte auch durch die türkische Justiz respektiert werden. Demzufolge darf keiner behaupten, dass diese Rechte in der Türkei weniger respektiert werden als in irgendeinem Land in Europa. Durch ihre Entschlossenheit gelingt es heute der Türkei zu verhindern, dass die Terrororganisationen wie DAESH oder PKK/PYD/YPG innerhalb der türkischen Grenzen eine Terroraktion verüben. Infolge der Entwicklungen im Kampf gegen die Fethullah Gülen-Terrororganisation ist es demnächst möglich, den Ausnahmezustand aufzuheben. Der Ausnahmezustand in Frankreich hat 719 Tage angedauert. Heutzutage verfügt die Türkei über eine politisch starke Stabilität und verzeichnet unter den europäischen Ländern die größten Wachstumsraten. Die Türkei, in die jedes Jahr 40 Millionen Touristen einreisen, ist nach wie vor einer der sichersten touristischen Standorte der Welt. Die Priorität der Türkei, die zu einer politischen Lösung der Syrien-Frage alle Arten von Bemühungen darlegt, besteht darin, jegliche Art der Anwesenheit des Terrors an ihrer syrischen Grenze, die gleichzeitig auch die Grenzen von Europa und der NATO mit diesem Land bilden, zu beseitigen. Die Operation „Olivenzweig“, die gegen die PKK/PYD/YPG und der gleichgesinnten DAESH in Afrin durchgeführt wird, wird solange fortgesetzt, bis dieses Ziel erreicht wird. Die Türkei wird dieser Terrororganisation um keinen Preis gestatten, syrische Territorien an der türkischen Grenze zu besetzen und wird möglichst alle Wege versuchen, ihren Verbündeten zu zeigen, dass es eine schlechte Idee und ein großer Fehler ist, im angeblichen Kampf gegen die DAESH, Terroristen der PKK/PYD/YPG als Söldner einzusetzen. Unsere Verbündeten, werden im Hinblick auf die Sicherheit von Europa und der Region wahrnehmen, dass die Türkei der zuverlässigste Verbündete ist und weiterhin bleiben wird.

facebook.com

facebook.com

Regaib Kandilinizi tebrik eder, sağlık ve mutlulukla nice kandillere ulaşmanızı dilerim. Ahmet AKINTI TC Stuttgart Başkonsolosu

facebook.com

facebook.com

Görev bölgemizdeki Ulm şehrinde bulunan ve dün (19 Mart) molotoflu saldırıya uğrayan Milli Görüş'e (IGMG) bağlı Osman Gazi Camisi, bugün (20 Mart) Başkonsolos Ahmet Akıntı tarafından ziyaret edilmiştir. Meydana gelen bu çirkin saldırıyı şiddetle kınayan Başkonsolosumuz, IGMG Schwaben Bölge Teşkilatı Başkanı Davut Koçak'a, Osman Gazi Cami Derneği Başkanı Murat Karadeniz’e ve cami cemaatine geçmiş olsun dileklerini iletmiştir.

facebook.com

Dışişleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’nun Fransız "Le Monde" gazetesinde bugün yayımlanan “Türkiye: Avrupa'nın güvenliği için vazgeçilmez müttefik” başlıklı makalesinin Türkçe metni: [Orjinal Fransızca metnin resmi olmayan Türkçe tercümesidir] Türkiye: Avrupa’nın güvenliği için vazgeçilmez müttefik DEAŞ gibi terör örgütleri ile mücadele ve göç akımlarının yönetimi günümüzde Avrupa ülkelerinin karşı karşıya oldukları en büyük zorluklardır. Türkiye, bu zorlukları aşma konusundaki uluslararası çabalar bağlamında önemli bir rol oynamaya devam etmektedir. Avrupa Birliği'nin Suriye kaynaklı göçmen akışını yönetmesini sağlayan Türkiye'dir. Ülkemiz sadece 3,5 milyon Suriyeliyi ağırlamakla kalmamış, aynı zamanda Batı Avrupa'ya ulaşmak üzere Ege denizinden tehlikeli bir geçiş yapmalarını engelleyerek binlerce kişinin hayatta kalmasını sağlamıştır. Türkiye, DEAŞ’ı terör örgütü olarak tanımış olan ilk ülkelerden biridir. Ülkemiz DEAŞ’a karşı oluşturulan Uluslararası Koalisyonun da bir üyesidir. Bazı Batı ülkeleri cihatçıların havaalanlarından geçişlerini bile denetleme konusunda zorlanırken, Türkiye, 4.000'den fazla şüpheli yolcunun ülkeye girişini engellemiş, yaklaşık 6.000 teröristi sınır dışı etmiş, 10.000'den fazla DEAŞ ve El-Kaide üyesini tutuklamış ve Suriye ile 911 km uzunluğundaki kara sınırının güvenliğini sağlamak için büyük çaba sarf etmiştir. Koalisyonun diğer üyeleri sahada sembolik bir katılımla yetinirken, Türkiye, tek başına 2016’dan itibaren DEAŞ’a karşı Özgür Suriye Ordusu’nun yanında savaşmıştır. Türk ordusu tarafından yönetilen ve Cerablus, El-Bab ve çevresindeki şehirlerin kurtarılması ve yüz binlerce Suriyelinin huzur içinde evlerine dönmesini sağlayan “Fırat Kalkanı” Harekâtı bu bağlamda örnek teşkil edebilecek nadir bir -hatta tek- harekâttır. Peki, Avrupalıların güvenlikleri açısından sırtlarını dayadıkları Türkiye’nin doğru anlaşıldığını söyleyebilir miyiz? Ülkemizin eylemlerinin doğru aktarıldığı ve takdir edildiği söylenebilir mi? Maalesef durum bu değil. Günümüzde Batı’da rastlanan Türkiye karşıtı söylem, Batılı aşırıcılar tarafından göçmen akımının araçsallaştırılmasıyla beslenen yabancı düşmanlığı ve İslam’a karşı nefretin artışının kısmi bir yansımasıdır. Bunun ötesinde bazı vicdan yoksunu siyasetçiler, seçmenlerini tatmin edebilmek için, Türkiye’nin AB’ne katılımına karşıtlık şeklindeki “siyasi doğruculukları” adı altında, yabancı düşmanı ve Müslüman karşıtı mesajlarını gizlemeye çalışmışlardır. Bu söylem ayrıca, bazılarının Türkiye’nin son senelerde yüz yüze kaldığı tehditleri ciddiye almayı reddetmesinden ve tamamen gereksiz biçimde liderlerini otoriterleşmek ve bireysel hakları ihlal etmekle suçlayanlardan da kaynaklanmaktadır. Oysa sınır bölgelerinin denetimini ele geçiren DEAŞ veya PKK/PYD/YPG gibi terör örgütlerinin şiddet eylemleri, Fethullah Gülen ve Örgütü tarafından gerçekleştirilen 15 Temmuz 2016 kanlı darbe girişimi, Türk vergi mükelleflerinin vergilerinden karşılanan Suriyeli göçmenlerin ekonomik ve sosyal yükü gibi Türkiye’nin karşılaştığı tehdit ve zorluklar karşısında hangi Avrupa ülkesi bu haklara daha fazla saygı gösterebilirdi? Aslında, başka hiçbir ülke bu denli çeşitli zorluklarla aynı anda daha iyi bir şekilde başedemezdi. Strazburg’daki Avrupa Konseyi’nin kurucu üyesi olan Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraftır. Bu sözleşme, diğer Avrupa ülkelerinde olduğu gibi, Türk Adaleti tarafından da tüm vatandaşların bireysel haklarına saygı duyulmasını güvence altına almaktadır. Dolayısıyla, hiç kimse Türkiye’de bu haklara Avrupa’daki bir başka ülkeden daha az saygı gösterildiğini iddia edemez. Türkiye bugün kararlılığı sayesinde, kendi topraklarında DEAŞ veya PKK/PYD/YPG gibi terör örgütleri tarafından herhangi bir eylemde bulunulmasını engellemeyi başarmaktadır. Fethullah Gülen terör örgütü ile mücadele alanında kaydedilen ilerlemeler sayesinde olağanüstü halin pek yakında kaldırılması mümkün olacaktır. Fransa’da da olağanüstü halin kaldırılması 719 günü bulmuştur. Bugün Türkiye, sağlam bir siyasi istikrara ve Avrupa ülkeleri arasında en yüksek ekonomik büyüme oranlarına sahiptir. Her yıl yaklaşık 40 milyon turist ağırlayan Türkiye, aynı zamanda, dünyanın en güvenli turistik yerlerinden biri olmaya devam etmektedir. Suriye’de bir siyasi çözüm bulunması konusunda her türlü çabayı ortaya koyan Türkiye’nin önceliği, Avrupa ve NATO’nun da Orta Doğu ile sınırını teşkil eden bu ülke ile ortak sınırında olabilecek her tür terör varlığının ortadan kaldırılmasıdır. PKK/PYD/YPG ve kader ortağı DEAŞ’a karşı Afrin’de yürütülmekte olan “Zeytin Dalı” Harekâtı bu hedefe ulaşılana kadar devam edecektir. Türkiye ne pahasına olursa olsun bu terör örgütünün sınıra bitişik bölgedeki Suriye topraklarını işgal etmesine izin vermeyecek ve PKK/PYD/YPG teröristlerini DEAŞ’a karşı yürüttükleri sözde mücadelede paralı asker gibi kullanmanın iyi bir fikir olduğunu düşünen Müttefiklerine bunun ne denli kötü bir fikir olduğunu ve hatalarının büyüklüğünü göstermek için elinden geleni yapacaktır. Müttefiklerimiz Türkiye’nin Avrupa ve bölge güvenliği açısından en sağlam müttefik olduğunu ve böyle olmaya da devam edeceğini idrak edeceklerdir.

facebook.com

Özyeğin Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yener Ünver başkanlığındaki 25 hukuk öğrencisi kardeşimiz ve Fakülte öğretim üyeleri 19 Mart 2018 günü Başkonsolos Ahmet Akıntı’yı ziyaret ettiler. Öğrenci kardeşlerimizle Türk-Alman ilişkilerinin güncel durumu hakkında görüş alış verişinde bulunduk.

facebook.com

Stuttgart Türk Veliler Birliği Derneği tarafından Çanakkale Deniz Zaferimizin 103. yıldönümü ve İstiklal Marşımızın kabulünün 97. yıldönümü vesilesiyle bir anma programı düzenlenmiştir.

facebook.com

Quiz