Datteln Orhan Gazi Camii
Description
Ditib Datteln Orhan Gazi Camii Resmi Facebook Sayfası
Tell your friends
RECENT FACEBOOK POSTS
facebook.comHayırlı Cumalar...
Ditib Brambauer Ulu Camii'nde yarın Cuma,Cumartesi ve Pazar günleri hamsi satışı yapılacaktır.
BELİRLİ SAYIDA HATİM, SÛRE, ÂYET, DUA OKUMAK Toplumumuzda yaygın bir şekilde görülen uygulamalardan birisi de bir grup insan arasında belirli bir sûre, âyet ya da duanın belirli bir sayıda okunması şeklindeki uygulamadır. Hasta bir kimsenin iyileşmesi, bir kimsenin gireceği bir sınavda başarılı olması, dünyadaki mazlum ve mağdur müslümanların düşmanların şerrinden muhafaza kılınması, müslümanlara karşı savaşan küffârın hezimete uğratılması, bir kimsenin borcunu ödemesi, ölen bir şahsın kabir azabından muhafaza edilip derecesinin yükseltilmesi, vb. gibi kimi zaman dünyevî kimi zaman da uhrevî bir sebeple bu tür uygulamalar yapılmaktadır. Bunları fıkıh açısından nasıl değerlendirmek gerekir? Bu soruya net cevabın verilebilmesi için öncelikle bazı konuların küçük başlıklar altında irdelenmesi gerekir: 1. Kur'an'ın indirilmesinin temel amacı nedir? Kur'an, kendisini bizlere şu şekilde tanıtır: "Elif. Lâm. Râ. (Bu sana indirilen), hikmet sahibi (ve) her şeyden haberdar olan (Allah) tarafından âyetleri sağlamlaştırılmış, sonra da açıklanmış bir kitaptır. (De ki: Bu Kitap) "Allah'tan başkasına ibadet etmemeniz için (indirildi). Şüphesiz ki ben, onun tarafından size (gönderilmiş) bir uyarıcı ve müjdeleyiciyim." (Hud, 1-2) "Ey insanlar! Size Rabbinizden bir öğüt, gönüllerdekine bir şifa, müminler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir." (Yunus, 57) "Elif. Lâm. Râ. (Bu Kur'an), Rablerinin izniyle insanları karanlıklardan aydınlığa, yani her şeye galip (ve) övgüye lâyık olan Allah'ın yoluna çıkarman için sana indirdiğimiz bir kitaptır." (İbrahim, 1) Bu ve benzeri âyetlerden Kur'an'ın temel vasıflarının insanlara kulluk görevlerini öğretmek, unutanlara hatırlatmak, onların manevî hastalıklarına devalar sunmak, onları doğru yola yönlendirmek olduğu anlaşılmaktadır. 2. Kur'an okumanın sevabı ölüye hediye edilebilir mi? Yukarıda Kur'an'ın asıl amacının "diri" olanların bu dünya hayatlarını doğru yol üzerinde yaşamalarını sağlamak olduğunu belirttik. Bununla birlikte Kur'an okumak kişinin sevap almayı umduğu bir "sâlih amel" olduğuna göre ölüp gitmiş olan şahısların, hayatta olan şahısların yaptığı sâlih amellerin sevabının kendilerine bağışlanmasından yararlanıp yararlanamayacağı da cevaplanması gereken bir konudur. Kur'an okuyarak sevabını ölüye bağışlama halinde ölünün bundan istifade edip etmeyeceği meselesi âlimler arasında tartışma konusu olmuştur. İmam Ebu Hanife ve Ahmed bin Hanbel, ölünün bundan istifade edeceğini söylemiş, meşhur görüşünde İmam Mâlik ve Şâfiî ise ölünün bunun sevabından yararlanamayacağını söylemiştir. Sonraki Mâlikî ve Şâfiîler de genel olarak ölünün ardından Kur'an okumanın buna faydası olacağını söylemişlerdir. Sonraki dönemler için söyleyecek olursak Kur'an okumaktan dolayı elde edilecek olan sevabın ölüye bağışlanmasının âlimler arasında genel kabul gördüğü söylenebilir. Yine de en doğrusunu Allah bilir. 3. Peygamberimizin dünyevî sıkıntı ve sorunları aşmada Kur'an okuma gibi bir uygulaması var mıdır? Peygamberimizin (s.a.v.) ve ashab-ı kiramın hastalık, savaş, yorgunluk, borçluluk, düşman korkusu vb. çeşitli dünyevî sıkıntı durumlarındaki genel uygulaması Kur'an'ın belirli sûrelerini belirli sayıda okumak değil öncelikle o sıkıntının atlatılması için elden gelen bütün çarelere başvurmaktır. Peygamberimiz hasta olduğunda tedavi yollarına başvurmuş, düşmanı yenmek için savaşın gerektirdiği bütün hazırlıkları yapmış, rızkını kazanmak için helal yoldan çaba sarfetmiştir. Ashabına da dünyevî işlerde gayret göstermeleri gerektiğini "sana [dünya ve âhiret hususunda] yararlı olacak hususlarda hırslı ol, Allah'tan yardım iste, acze düşme!" buyurmuştur. Maddî olarak her türlü yola başvuran Peygamberimiz aynı zamanda işin maevî yönünü de ihmal etmemiş, her türlü durumda Rabbi ile olan bağlantısını en üst düzeyde tutarak dua okumuştur. Peygamberimizin hemen her bir sıkıntı durumunda hangi duaları okuduğu hadis kitaplarında ayrıntılı olarak aktarıldığı gibi bu konuya ilişkin müstakil kitaplar da yazılmıştır. Nevevî'nin el-Ezkâr adlı eseri bu konudaki en sahih, kapsamlı eserdir. Yüce Rabbimiz, bizlere sıkıntılı durumlarda nasıl yardım isteyeceğimizi belirttiği âyetinde "sabır ve namaz ile [Allah'tan] isteyin" buyurarak (Bakara, 153) yardım istemenin, Kur'an okuyarak değil dua ederek ve namaz kılarak yapılması gerektiğini belirtmiştir. Nitekim asr-ı saadetteki her türlü savaş, sıkıntı, hastalık vb. durumlarda peygamberimiz ve sahabe uygulaması da bu şekilde olmuştur. Peygamberimizin belirli sıkıntılarla karşılaşan ve bu konuda peygamberimize gelerek soru soran müslümanlara Kur'an'ın belirli sûrelerini, belirli sayılarda okumayı değil kendisinin öğrettiği belirli duaları yapmayı tavsiye ettiği görülmektedir. Sahih sünnette kimi istisnaî durumlar için Kur'an okunması yer almaktadır. Mesela ashab-ı kiramdan bir grup Fatiha sûresini bir hastaya okuyarak şifa bulmasına vesile olmuşlar, peygamberimiz de onların bu yaptığını takrir edip onaylamıştır. Sihir-büyü gibi hadiselere karşı Felak ve Nas sûrelerinin okunması öteden beri âlimler tarafından tavsiye edilmiştir. 4. Kur'an'ın belirli âyet ve sûrelerinin belirli sayıda okunması uygulamasının sünnetten dayanağı var mıdır? Kur'an'ın "belirli surelerinin", "belirli sayılarda" okunmasına ilişkin halk arasında var olan uygulamalarının sahih veya zayıf herhangi bir rivayetten delili bulunmamaktadır. Kimi sûrelerin faziletlerine ilişkin sahih hadisler bulunmakla birlikte bu hadisler son derece azdır. Zaman içinde neredeyse her bir sûrenin faziletlerine, hangi sıkıntıya deva olduğuna, ne kadar okunması gerektiğine dair tamamen uydurma bir literatür oluşmuştur. Böyle bir şeyi dine mâl etmek dinî açıdan bir vebaldir. Elbette müslümanlar, mazlum ve mağdur kardeşleri için dua edebilir. Kur'an okuyarak kendi moral ve motivasyonlarını yüksek tutmaya da çalışabilirler. Ancak iş "belirli surelerin belirli sayıda okunmasına" ve bunun dine atfedilmesine gelince bu, büyük bir sıkıntıdır. Bir müslüman için Allah Resûlü (s.a.v.) ve ashab-ı kiramın uygulamaları temel ölçüdür. Onlar Kur'an'ı hangi durumlarda ve ne maksatla okumuşlarsa bizler de Kur'an'ı o durumlarda ve o maksatlarla okumalıyız. Hiçbir hasta yalnızca ilaç prospektüsü okuyarak iyileşemez. Hiçbir aç şahıs, yalnızca yemek tarifi kitabı okuyarak doyamaz. Belirli sıkıntılarla, olumsuzluklarla karşılaşan bir müslümanın evvela yapması gereken şey o sıkıntıyı gidermek için elinden gelen bütün yollara başvurmasıdır. Peygamberimiz hastalandığında tedavi olmuş, düşmanlara karşı kuvvet toplayıp cihad etmiş, her durumda alınması gereken tedbirlere, yol ve yöntemlere başvurmuş, fiilî duayı asla ihmal etmemiştir. Sonuç: Çeşitli hastalık, bela, felaket ve musibete uğrayan kimsenin Kur'an okuması veya bu durumda olan kişi ya da kişiler için başkalarının Kur'an okuması, manevî moral ve motivasyon açısından normal karşılanabilecek, hatta güzel görülecek bir durumdur. Yine âlimlerin çoğunluğunun ictihadına göre Kur'an okuyarak sevabını ölüye hediye etmek de caizdir. Ancak çeşitli gruplar oluşturarak belirli sayıda hatimler okumak, belirli sûrelerin belirli sayılarda okunmasını talep etmek ve sanki dinde böyle bir şey varmış imajı oluşturmak ne peygamberimiz ne de sahabe arasında var olmayan, sonradan çıkmış bir uygulamadır. Bu konuda her türlü ifrat ve tefritten uzak durup sahih sünnete uymak en çıkar yoldur. Vallahu a'lem
Duyuru: Merhum Abdullah Aydın'ın Cenaze Namazı bugün Cuma namazını müteakip kılınacaktır!!!
## Vefat haberi ## Cematimizden Yusuf Aydin'ın ve Ibrahim Aydin'ın babası, Niyazi Aydin'ın kayınbabası "Abdullah Aydın" (resimde sağda) hakkın rahmetine kavuşmuştur. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun, geride kalanlara sabırlar diliyoruz! Not: Cenaze Namazı Cuma namazını müteakip kılınacaktır!!! Ruhuna el Fatiha!
Hayırlı Cumalar!!! Bu haftaki Perşembe Sohbetimizi bowling 🎳 oynayarak gerçekleştirdik. Önümüzdeki Perşembe yine saat 19:30da lokalimize bekliyoruz inşallah!
##Vefat Haberi## Samsunlu Bayram Araz'in cenaze namazi ikindi namazini muteakib islam kultur merkezi camiinde kilinacaktir.Allah rahmet eylesin...
Alişan Kapaklıkaya konferansı
31.12.17 tarihinde Yatsı namazının ardından hocamızın Sohbetinden ve ardından Film gecesinden görüntüler!!
Eğitimci Yazar ve Aile Danışmanı ALİŞAN KAPAKLIKAYA hocamızın DİTİB RECKLİNGHAUSEN MERKEZ CAMİİ'inde yarın saat 17:00 da başlayacak "AİLE İÇİ İLETİŞİM-EVİMİZİ NASIL CENNETE ÇEVİREBİLİRİZ" konulu konferansına vakti musait olan bütün kardeşlerimizin katılmasını tavsiye ediyoruz...
Takvimler Gelmiştir!!
Değerli Cemaatimiz; 31 Aralık önümüzdeki PAZAR akşamı yatsı namazına ve namazdan sonra yapılacak sohbet programımıza bütün cemaatimizi bekliyoruz...