Top Local Places

European University of Lefke

Gemikonağı, Lefka, Cyprus
School

Description

ad

European University of Lefke Official Page
Lefke Avrupa Üniversitesi Resmi Facebook Sayfası The European University of Lefke is a non-profit university founded in 1990 by the Cyprus Science Foundation. EUL is an international university with a multicultural population of students from 62 different countries and has distinguished and experienced academic staff from around the world. The medium of instruction is English. EUL offers Associate, Undergraduate and Master's and  Ph.D.  programmes.

RECENT FACEBOOK POSTS

facebook.com

Photos from European University of Lefke's post

LAÜ’ de “Psikolojik Danışma ve Rehberlikte Güncel Konular” ele alındı Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık (PDR) Bölümü tarafından “Psikolojik Danışma ve Rehberlikte Güncel Konular” konulu konferans düzenlendi. Konferansa Mersin Üniversitesi Rehberlik ve Psiklojik Danışmanlık Bölümü Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Alim Kaya konuşmacı olarak katıldı. Kaya, sunumuna başlamadan önce, LAÜ PDR bölümü öğrencilerinin, adanın en yüksek puanla gelen grubu olduklarını belirterek, LAÜ’nün kalitesinin sürekli yükseldiğini ve bu yönden çok şanslı olduklarını dile getirdi. PDR’nin de insan ömrü gibi doğuş, çocukluk, ergenlik gibi dönemlerden geçtiğini ifade eden Kaya, Türkiye’nin PDR alanında ergenlik döneminde olduğunu, bu dönemin gelişimsel sorununun ise, kimlik krizi olduğunu belirterek, PDR alanında bir kimlik kriziyle karşı karşıya kalındığını söyledi. Kaya: PDR mezunları bütün bir toplumun ruh sağlığının bozulmasını önler Kaya, sunumunu kimlik meselesi, değişim olgusu, psikolojik danışma ve rehberliği bekleyen fırsatlar ve sorunlar ana başlıkları altında toplayarak, konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kaya, ruh sağlığı personelleri arasında psikolojik danışma ve rehberlik bölümünün yerinin neresi olduğu konusunda açıklama yaparak, “Gençler, bu salonda bulunan sizler bütün bir toplumun ruh sağlığının bozulmasını önleyen, birinci derecede geliştirici, koruyucu personelsiniz” dedi. Kaya, ruh sağlığı meslekleri içinde psikolojik danışmanın; eğitiminin neler olduğunu, kime ve hangi amaçla hizmet verdiğini ve hangi yöntemle hizmet verdiğini görsel sunumlarla öğrencilere detaylı olarak aktardı. PDR’nin beş temel alt alanının olduğunu belirten Kaya, bu alanları, okul psikolojik danışmanlığı, aile ve evlilik danışmanlığı ve kariyer psikolojik danışmanlığı alanları olarak sıraladı. Kaya: Mesleki kimliğimiz ne kadar doğru oturursa, meslek adına yapacağımız doğru şeyler artar “Toplumdaki bireylerin her birinin, çocuk ve gençlerimizin ruh sağlığını korumak en az ruhsal hastalıkları tedavi etmek kadar değerli ve önemlidir” diyen Kaya, Türkiye nüfusunun dörtte birinin ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerinden oluştuğunu ve bu öğrencilerin ruhsal açıdan sağlıklı birer birey olarak yetiştirilmesindeki en önemli görevin psikolojik danışman ve rehberlik mesleğini yürüten insanlara düştüğünü belirtti. Kaya, psikolojik danışma ve psikoterapi arasında teorik ve bilimsel bir fark olmadığını fakat, her disiplinin, bilim dalının bir dili olduğunu belirterek, klinik psikolog ve psikoterapistin diliyle danışmanın dilinin birbirinden farklı olduğunu söyledi. Kaya, “Mesleki kimliğimiz ne kadar doğru oturursa, meslek adına yapacağımız doğru şeyler artar ve biz kendimizi başkalarının rollerine öykünerek tanımlayamayız” diyerek, öğrencilere kimliklerinin ne olduğu konusunda açıklamada bulundu. Kaya ayrıca, PDR’nin dünyadaki başlangıç tarihinin 100 yıl önce, Türkiye’deki tarihinin ise 30 yıl önce olduğunu söyleyerek, bu süreçte neler değiştiği konusu üzerinde durdu. Konferansın sonunda Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz Serin tarafından Kaya’ya aktardığı bilgilerden ötürü teşekkür belgesi takdim edildi. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Photos from European University of Lefke's post
facebook.com

Photos from European University of Lefke's post

LAÜ’de “Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Sergisi” düzenlendi Farklı temalardaki materyaller ilgi gördü Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölümü tarafından “Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı Sergisi” düzenlendi. LAÜ Rauf Raif Denktaş Eğitim Fakültesi Fuayesi’nde düzenlenen sergide, Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Özge Beyatlı öncülüğünde ‘Öğretim Teknolojileri ve Materyal Tasarımı’ dersi kapsamında, öğrencilerin hazırladıkları farklı temalardaki materyaller yer aldı. Açılış konuşmasını yapan LAÜ Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Oğuz Serin, Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi’nin öğrenci merkezli eğitim ve yaratıcı düşünmeye önem verdiğini dile getirerek, öğretmen adaylarının yaparak-yaşayarak öğrenme modellerinin kullanıldığı öğrenme ortamlarında yetiştirildiğine vurgu yaptı ve sergiye emeği geçen herkese teşekkür etti. Sergide konuşma yapan Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Çağda Kıvanç Çağanağa, okul öncesi eğitimde çocukların gelişimlerine katkı koyacak materyallerin tasarımının önemli olduğunu, motor ve bilişsel becerilerin gelişiminde ders materyallerine çok ihtiyaç duyulduğuna vurgu yaptı. Çağanağa, LAÜ mezunlarının öğretmenlik mesleği konusunda gerekli donanıma sahip olarak mezun olduklarını, mesleğe başladıklarında LAÜ mezunu olma ayrılacağını yaşayacaklarını ifade etti. Beyatlı ise, teknolojinin günümüz dünyasının vazgeçilmez bir parçası olduğunu ve öğretim teknolojilerinin giderek artan öneminin Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi tarafından benimsendiğini ve eğitim öğretim programları içerisinde teknoloji ve yaratıcılığa önem verildiğini dile getirdi. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Photos from European University of Lefke's post
facebook.com

Photos from European University of Lefke's post

LAÜ “1. Uluslararası Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi” başladı Farklı üniversitelerden yoğun öğrenci katılımı oldu Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü tarafından düzenlenen “1. Uluslararası Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi” ünlü ve değerli katılımcıların yanı sıra farklı üniversitelerden yoğun öğrenci katılımı ile başladı. LAÜ Hukuk Fakültesi Büyük Amfi Konferans Salonu’nda gerçekleşen kongrenin açılış konuşmasını, Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı ve LAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saadettin Yıldız yaptı. “Üniversitenin asıl fonksiyonu, insanı; düşünen, düşünerek öğrenen, karşılaştırarak öğrendiklerini çoğaltan ve öğrendiklerini çağın gerektirdiği şekilde uygulayan bireyler haline getirmektir” diyen Yıldız, bunun zor bir iş olduğunu, bu zor süreçte gençlere de görevler düştüğünü ve bu sürece katkı koymak için bu tip organizasyonların düzenlendiğini dile getirerek, kongreye katılan herkese teşekkür etti. Virginia Üniversitesi’nden Emeritus Prof. Dr. Vamık Volkan “Biz kimiz?” başlıklı konuşmasında, büyük grup kimliğini ve önyargı, öteki kavramı, özdeşim, depolama, ortak önyargı, bunların nesilden nesile aktarılması, seçilmiş travma ve zafer konuları hakkında detaylı bilgiler aktardı. Volkan, büyük grup kimliğini ve önyargı, öteki kavramı, özdeşim, depolama, ortak önyargı, bunların nesilden nesile aktarılması, seçilmiş travma ve zafer konuları hakkında detaylı bilgiler aktardı. Volkan, büyük grup kimliğini; onbinlerce, yüzbinlerce, milyonlarca kişinin yaşamları boyunca birbirlerini hiç göremeyecekleri halde, çocukluktan başlamak üzere, o topluluğun lisanını, dinini, yemek türünü, ninnilerini, danslarını, kültürel sembollerini,düşmanlarını ve bazı tarihi olayların mitolojileşmiş imgelerini duygusal olarak paylaşmaları ve bu yönlerden aynı olduklarını hissetmeleri ile oluşan soyut bir kavram olarak açıkladı. İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşen Ufuk Sezgin, “Aşkın Yüzleri” başlıklı konuşmasında aşkın tarihi hakkında bilgiler vererek, filozofların aşkı nasıl tanımladıklarını katılımcılara anlattı. Kongrenin öğleden sonraki bölümünde ise, Yıldız “ Eleştirel Okuma” başlıklı konuşmasını yaparak, edebi eserin taşıması gereken özellikleri açıkladı. İki farklı oturumda 10 sözlü bildiri sunuldu Ayrıca kongrenin ilk gününde sözlü bildirilerin yer aldığı iki farklı oturum da gerçekleştirildi. Yrd. Doç. Dr. Fehiman Eminer’in oturum başkanlığını yaptığı, Prof. Dr. Muzaffer Şerif Oturumu’nda Kübra Aksoy “Hisse Senedi ile Döviz Kuru Arasındaki Asimetrik Nedensellik İlişkisi: Gelişmekte Olan Ülkelere Bir Uygulama”, Ceren Türkmen “Ekonomik Krizlerin Yorumuna Yeni Monetarist Bakış Açısı”, Elmin Aliyev, Selvi Göçmen, Davud Nasibov “Kobi'lerin Nöro Pazarlama Uygulamalarına Yönelik Farkındalığı”, Hasan Surkhaylı “Küresel Kamusal Mallar” ve Ezgi Soylu “Yığılma Ekonomileri” başlıklı sunumları yaptılar. Yrd. Doç. Dr. Nazım Muradov’un oturum başkanlığını yaptığı, Prof. Dr. Tevfik Hacıyev Oturumu’nda ise, Emine Temel “Çaştani Beg Jatakasında -Galı Eki Üzerine”, Bülent Sayak “Fahim Bey'in Deliliği Bize Ne Anlatır?”, Harun Görücüler “Postmodernizm’e Postmodernist Bir Eleştirinin Romanı: Zemheri Kuyusu”, Sema Şahin “Güneybatı (Oğuz) Türk Lehçelerinde Zaman Ekleri Üzerine” ve Gulshat Shaikenova “Kazak Ruhunun Tercümanı Muhtar Şahanov” başlıklı sunumları gerçekleştirdiler. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Photos from European University of Lefke's post
facebook.com

Timeline Photos

LAÜ’de “Sürdürülebilir Malzemeler” konulu konferans gerçekleştirildi Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Öğrenci Dekanlığı ve İnşaat Mühendisliği Kulübü tarafından “Sürdürülebilir Malzemeler (Sustainable Materials)” konulu konferans düzenlendi. LAÜ Sinema Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa, Kingston Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hsein Kew konuşmacı olarak katıldı. Konferansın açılış konuşmasını yapan Kulüp danışmanı Yrd. Doç. Dr. Şevket Can Bostancı, kulübün daha aktif bir yapıya kavuştuğunu, geçtiğimiz yıldan itibaren öğrencilere hem mühendislik uygulamalarının pratik uygulamaları hem de öğretici sunumlarla inşaat sektöründeki güncel uygulamaları içeren bilgileri aşılamayı hedeflediğini söyledi. Bostancı, bu doğrultuda atıkların değerlendirilmesinin ülkemizin ve dünya inşaat sektörlerinin en önemli unsurlardan biri olduğunu ve gerçekleştirilen panelin öğrenciler için çok büyük anlam taşıdığını ifade etti. Kew: Beton bariyerlerde doğal çakıl ve kum yerine araba lastikleri kullanılabilir Kew, öncü ülkelerin inşaat atıklarının nasıl değerlendirildiğini ve nasıl politikalar izlediğini öğrencilere aktararak, gelecek nesillerin doğal kaynaklara sahip olabilmesi için inşaat atıklarının değerlendirilmesinin önemini vurguladı. Kew, sunumunda şişe camlarının ve araba lastiklerinin geri dönüştürülerek çeşitli amaçlarda üretilen beton üretiminde kullanılabileceğini, özellikle ülkemizde de kullanılmaya başlayan beton bariyerlerin doğal çakıl ve kum yerine araba lastiklerinin agrega olarak kullanılabileceğini ve bununda çarpışma anındaki etkiyi azaltabileceğini katılımcılara aktardı. Kew, LAÜ İnşaat Mühendisliği öğretim üyeleri ile fikir alışverişinde bulunurken 4.sınıf İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencilerinin beton yapımında cam kumunun etkisinin ölçtüğünü öğrendiklerini, özellikle termal iletkenlik, su geçirimliliği ve tahribatsız testlerin literatüre önemli bilgiler katabileceğini belirtti. Konferansın sonunda Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Ertuğ Aydın tarafından Kew`a teşekkür belgesi takdim etti. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Timeline Photos
facebook.com

LAÜ, 18 yaş üstü engellilerin istihdamı için proje hazırlıyor

http://www.kibrisgazetesi.com/ekonomi/lau-18-yas-ustu-engellilerin-istihdami-icin-proje-hazirliyor/21938

facebook.com

Photos from European University of Lefke's post

LAÜ’de “Stresle Başa Çıkma ve Sanatı Kullanan Terapiler” ele alındı Stres psikodrama, sanat, dans ve hareket terapisi ile azaltılabiliyor Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi tarafından “Stresle Başa Çıkma ve Sanatı Kullanan Terapiler” konulu konferansa Psikodramatist, Sanat ve Dans Terapisti Yrd. Doç. Dr. Gülnur Bayezid Şahin konuşmacı olarak katıldı. Şahin: Stres öğrenilmiş, alışılmış dengelerin bozulması sonucunda oluşur Her canlı sistemi için dengenin ne olması gerektiğinin genetik olarak programlandığını ya da öğrenilmiş, alışılmış olan bir denge programı olduğunu belirten Şahin, bu dengelerin bozulması sonucunda stresin oluştuğunu, genel anlamda organizmanın bedensel ve ruhsal sınırlarının tehdidinin söz konusu olduğunu dile getirdi. Şahin, tehdidin bedensel veya ruhsal olabileceğini, her iki durumdan birinin varlığının diğerini de bozacağını belirterek, beden ve ruhun ayrı iki sistem olmayıp, birbirini etkileyen tek bir sistem olduğuna değindi. Şahin, stresle savaşma veya kaçınma denilen durumun belirtilerini; solunum ve kalp vurum sayısı artar, tansiyon yükselir, iç organlardaki kan, kas ve beyne yönlendirilir, kas gerilimi artar, sindirim yavaşlar, göz bebekleri büyür, bütün duyumlar artar, kanda alyuvarlar artar, beyne ve kaslara daha fazla oksijen taşınır şeklinde sıraladı. Şahin: Stresin uzun süreli etkilerinden biri kronik hastalıklardır Şahin, eşin ölümü, boşanma, eşle ayrı yaşamak, hapsedilmek, aileden yakın birinin ölümü, önemli bir kişisel yaralanma veya hastalık, emekli olmak, bir aile üyesinin sağlığında veya davranışlarında önemli bir değişiklik gibi olayların en fazla strese yol açan olaylar olduğunu söyleyerek, stresin kronik hastalıklar, anksiyete ve depresyon, düşünce ve bellek kusurları gibi uzun süreli etkilerinin olduğunu dile getirdi. “Stres karşısında kaygı veya depresyon ya da başa çıkma tepkisi verilebilir. Stres karşısında uyum sağlayıcı veya uyum gözetmeyen stratejiler geliştirilebilir. Problemi çözmeye ve duyguları azaltmaya yönelik stratejiler uyumla ilgili stratejilerdir” diyen Şahin, bu stratejileri; başkalarından yardım istemek, tek başına sorunu çözmeye çalışmak, duygularını anlatmak, problem hakkında konuşmamak, anımsatan şeylerden uzak durmak, problemin oluşmasını olumlu değerlendirmek, olayın sorumluluğunu kabul ya da reddetmek olarak sıraladı. Stresle başa çıkmanın yeterli olmadığı durumlarda bilinçdışı savunma mekanizmalarının kullanılmaya başlandığını belirten Şahin, bunların bastırma, inkar, yön değiştirme, karşıt tepki oluşturma, gerileme gibi mekanizmalar olduğunu ve bu mekanizmaların aşırı kullanılmasının ruhsal, yetersiz kullanılmasının ise fiziksel hastalıklara yol açtığını dile getirdi. Şahin, stresle başa çıkmak için problem, duygu ve düşünce merkezli yaklaşımların kullanıldığını ifade ederek, bu yaklaşımlar hakkında detaylı bilgiler verdi. Stresi azaltmada psikodrama, sanat, dans ve hareket terapisinin etkili olduğunu söyleyen Şahin, sanat aracılığıyla kişinin içindeki yaratıcı yönün açığa çıkarılarak, duygulara ulaşılması ve stresin azaltılmasının sağlandığını, dans ve hareket terapisinin ise, kişinin kendi bedenine güvenini arttırdığını, bedene yansımış olan sorunların farkındalığını ve beden aracılığıyla kendini özgür bir şekilde ifade etmeyi sağladığını dile getirdi. Konferansın sonunda, LAÜ Dr. Fazıl Küçük Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Sibel Kaymakamoğlu tarafından Şahin’e teşekkür belgesi takdim edildi. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Photos from European University of Lefke's post
facebook.com

Timeline Photos

Timeline Photos
facebook.com

Timeline Photos

LAÜ’de “Azerbaycan Milli Günü” kutlandı Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Dış İlişkiler Müdürlüğü ve Öğrenci Dekanlığı’nın katkılarıyla LAÜ’de eğitim gören Azeri öğrenciler için “Azerbaycan Milli Günü” etkinliği gerçekleştirildi. Düzenlenen gecede kültürel müzikler eşliğinde renkli gösteriler sergilendi. Etkinliğe, LAÜ’de öğrenim gören başta Azeri öğrenciler olmak üzere birçok öğrencinin yanısıra akademik ve idari personel de katıldı. Azerbaycan Milli Günü kutlamalarında öğrenciler, Azerbaycan tanıtım filmi ve gösterileri ile doğal, kültürel, tarihi, turistik mekânları ile yöresel kıyafetleri ve yemek kültürlerini tanıtarak katılımcıları bilgilendirdiler. Tanıtımın ardından öğrenciler, ülkelerine özgü müzikler eşliğinde farklı dans performansları ve gösteriler sergilediler. Etkinlikte görev alan Azeri öğrenciler; böyle bir etkinlik içerisinde yer almaktan çok mutlu olduklarını, bu kadar farklı ülkenin içerisinde kendi kültürlerini tanıtmanın gurur vericiği olduğunu ve kültürlerinin farklı kültürler tarafından beğenilmesinin çok güzel bir duygu olduğunu dile getirdiler ve Dış İlişkiler Müdürlüğü ile Öğrenci Dekanlığı’na kültürlerini tanıtmalarında katkıda bulundukları için teşekkür ettiler. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Timeline Photos
facebook.com

European University of Lefke

LAÜ’de “1. Uluslararası Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi” gerçekleşecek 150 sözlü bildiri sunulacak Lefke Avrupa Üniversitesi, bilimsel etkinliklerine yaz döneminde de devam ediyor. LAÜ Fen-Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü tarafından “1. Uluslararası Sosyal Bilimler Öğrenci Kongresi” (LAÜSOSBİL2017) düzenlenecek. LAÜ Hukuk Fakültesi Büyük Amfi Konferans Salonu’nda, 6-8 Temmuz 2017 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan kongre saat 09:30’da Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı ve LAÜ Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saadettin Yıldız’ın açılış konuşmasıyla başlayacak. Üç gün sürecek olan kongrenin ilk gününde, sırasıyla Virginia Üniversitesi’nden Prof. Dr. Vamık Volkan, İstanbul Üniversitesi’nden Prof. Dr. Ayşen Ufuk Sezgin ve Lefke Avrupa Üniversitesi’nden Prof. Dr. Saadettin Yıldız tarafından sosyal bilimlerde bilimsel araştırmaların nasıl yapılması gerektiği konusunda birer bildiri sunulacak. Kongre kapsamında, sosyal bilimler ve eğitim bilimleri alanında farklı üniversitelerde lisans, yüksek lisans ve doktora alanlarında öğrenim görmekte olan 180 öğrenci, 150 sözlü bildiri sunacak. Öğrenciler, hocalarının gözetiminde hazırladıkları bildirileriyle bilim dünyasının kapısını aralamaya çalışacaklar. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

European University of Lefke
facebook.com

Photos from European University of Lefke's post

LAÜ’de kan bağışı kampanyası düzenlendi KKTC Sağlık Bakanlığı ve Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin işbirliği ile düzenlenen ‘Kan Bağışı Sağlıktır’ sloganlı kan bağışı kampanyasına LAÜ öğrencileri ve çalışanları büyük ilgi gösterdi. Kampanya hakkında bilgi veren Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ruhi Selçuk Tabak, kan bağışının, hem bağış yapanların hem de kan ihtiyacı duyanların sağlığına anlamlı katkıda bulunan temel sağlık davranışı olduğunu belirterek, üniversite öğrencileri başta olmak üzere toplumun her kesiminin bu konuda bilinçlendirilmesi ve yönlendirilmesinin eğitim-öğretim kurumlarının öncelikli sorumluluğu olduğunu dile getirdi. Tabak, LAÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi önünde gerçekleştirilen kan bağışı etkinliği ile toplumu aydınlatma işlevinin yanı sıra, KKTC’de yaşayanların acil kan ihtiyaçlarının ve Talasemi gibi kronik hastalığı olanların sürekli ihtiyaçlarının karşılanmasına destek vermeyi amaçladıklarını ifade etti. “Kanın günümüzde yaşanan sağlık sorunlarının önemli bir bölümünde yararlanılan sağlığı koruyucu ve tedavi edici temel maddedir. İhtiyaç duyulduğu en kısa zamanda erişilebilmesi hayat kurtarır” diyen Tabak, bu nedenle, kan bağışı çalışmalarının yoğunlaştırılması ve desteklenmesinin gereklilikten öte bir zorunluluk olduğunu, LAÜ’nün bu konuda üzerine düşen sorumluluğu her zaman yerine getirmeye özen gösterdiğini dile getirdi. ‘Kan Bağışı Sağlıktır!’ sloganıyla gerçekleştirilen etkinlikte Tabak, özellikle öğrencilerin hem kendi sağlıklarını geliştirme hem de toplumun sağlık sorunlarının çözümüne yardımcı olma yönünde aktif önderlik davranışının yaygınlaşmasını da amaçladıklarını sözlerine ekledi. BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Photos from European University of Lefke's post
facebook.com

LEFKE AVRUPA ÜNİVERSİTESİ 2016-2017 MEZUNIYET TORENI

Üniversitemiz 2016 - 2017 Akademik Yılı Mezuniyet Törenini resmi youtube sayfamızdan izleyebilirsiniz. 2016 - 2017 Academic Year Graduation Ceremony is available on our official youtube channel. Enjoy https://www.youtube.com/watch?v=h2OUIZMucwM

facebook.com

Timeline Photos

LAÜ’de “Eski Türk Yazıtlarının Bugünkü Durumu” irdelendi Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü tarafından “Eski Türk Yazıtlarının Bugünkü Durumu” ele alındı. Etkinliğe, Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Cengiz Alyılmaz ve Doç. Dr. Semra Alyılmaz konuşmacı olarak katıldılar. Alyılmaz: Gürcistan Dünya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri üzerinde bulunuyor Doç. Dr. Semra Alyılmaz “Gürcistan’da Türk Kültürü ve Türk Varlığı, Prof. Dr. Valeh Hacılar’ın Çalışmaları” konulu sunumunda, Gürcistan Cumhuriyeti’nin Güney Kafkasya tarihinin, kültürel ve stratejik açıdan büyük bir öneme sahip olduğunu söyledi. Gürcistan’ın Kuzeyinde Rusya, Güneyinde Azerbaycan ve Ermenistan, Güney Batısında Türkiye ve Batısında Karadeniz bulunduğunu söyleyen Alyılmaz, Gürcistan hakkında bilgiler vererek, başkentinin Tiflis olduğunu, Tiflis dışındaki en önemli şehirlerinin ise Batum, Kutaisi, Gori ve Sukhumi olduğunu dile getirdi. “Dünya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri üzerinde bulunan Gürcistan, Kafkasya’nın milletler, dinler cenneti olarak bilinir” diyen Alyılmaz, Dünya’nın en eski yerleşim yerlerinden biri olan Gürcistan’ın coğrafi yapısını görsel sunumlarla katılımcılara aktardı. Alyılmaz, Gürcistan’ın Borçalı ve Ahıska bölgelerinde tarihte Sakaların (Bun Türklerin), Hunların, Kıpçakların, Karapapak / Terekeme Türklerinin, Ahıska Türklerinin yaşadıklarına dikkat çekerek eski ve yeni pek çok eserin buna tanıklık ettiğini söyledi. Alyılmaz, Türklerin Gürcistandaki etnik ve kültürel kimliğini yansıtan mezar taşlarında Ay ve Yıldız’ın her yapıtta mevcut olduğunu dile getirdi. Alyılmaz, mezar taşlarında Türk yaşayış ve inanışına ait tasvir, resim, damga ve yazının bulunmakta olduğunu belirterek, tarihi anıt ve yazıtları görsel sunumlar eşliğinde ayrıntılı olarak katılımcılara aktardı. Alyılmaz: Karı Çor Tigin Yazıtı tarihî dostluk ilişkisini yansıtması ve çift dilli bir yazıt olması bakımından büyük önem taşıyor “Eski Türk Yazıtlarının Bugünkü Durumu, Karı Çor Tigin Yazıtı” konulu sunumunda Prof. Dr. Cengiz Alyılmaz, “Bizim tarihimize tanıklık eden yazı ve resim medeniyetimiz var. Mesela Saka Dönemi’ne ait mezar taşındaki dikili Güneş figurü, Kırgız, Türkiye, Azerbaycan Cumhuriyetlerin bayraklarında da yer alıyor. Yani yıldız dediğimiz aslında güneştir” diyerek, eski dönemlerin günümüze yansımalarını görsel sunumlar eşliğinde katılımcılara aktardı. Alyılmaz, Çin Halk Cumhuriyeti’nin eski başkenti Chang’an’da (Xi’an’da) Ötüken Uygur Kağanlığı Dönemi prenslerinden Karı Çor Tigin adına hazırlanmış Çince - Uygurca bir yazıt bulunduğunu, yazıttan edinilen bilgilere göre Karı Çor Tigin’in Uygurların Yaglakar sülalesinden geldiğini, henüz 20 yaşında iken 20 Mayıs 795 tarihinde Xi’an’da hastalanıp ölügünü dile getirdi. LAÜ BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

Timeline Photos
facebook.com

Quiz